Hayat dediğimiz şey, çoğu zaman büyük hayallerin peşinde koşarken gözden kaçırdığımız küçük anlardan ibaret. Bir sabah kahvesinin kokusu, sokakta oynayan çocukların kahkahası, otobüste yanına oturan bir yabancının gülümsemesi… Hepsi aslında yaşamın bize fısıldadığı “ben buradayım” cümleleri. Modern zamanlarda mutluluğu hep erteliyoruz. Daha iyi bir iş bulunca, daha çok para kazanınca, daha büyük bir eve taşınınca mutlu olacağımızı sanıyoruz. Oysa mutluluk, varılacak bir yer değil; yolculuğun tam kendisi. Belki de kendimize sormamız gereken soru şu: “Bugün beni gülümseten ne oldu?” Çünkü cevap ne kadar küçükse, hayat o kadar değerli hale geliyor. Büyük hayaller kurmak güzeldir; ama küçük mutlulukları unutan, büyük mutluluklara da ulaşamaz.