ESKİ İLE YENİ AYNI
Eski ile yeni aynı yine günümüzde halen Amerikan emperyalizmi dünyada egemenliğine devam etmektedir. ABD Dışişleri Bakanı George Marshall 5 Haziran 1947 yılında Harvard Üniversitesinde verdiği bir nutukta Marshall Plan ismi verilen programı açıklamıştır. Amerika bu planı Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin komünizm propagandasına karşı kullanmak için ilan etmiştir. Plan çerçevesinde Ⅱ. Dünya Savaşı sonrası zarar gören Türkiye gibi ülkeleri ayağa kaldırmak amaçlanmıştır. Türkiye’ye Marshall yardımları çerçevesinde margarin ve süt tozu gibi sağlığa zararlı gıdaların dışında traktör gibi tarım araçları gönderilmiştir. Yaşar Kemal Çukurova traktör mezarlığına dönmüştür der, çünkü traktörlerin yedek parçası yok, yedek parçası olsa bile tamir edecek teknisyen yok. 14 Mayıs 1950 yılında Türkiye’de Demokrat Parti iktidarı başlamıştır. Yeni dönemle birlikte Türk- Amerikan ilişkilerinde hızlı bir ivme artarak devam etmiştir. Soğuk savaşın ilk sıcak çatışması Kore Savaşı 25 Haziran 1950 yılında patlak vermiştir. Türkiye’nin katılmasıyla Kore Savaşının seyri değişmiştir. Müttefikler, Komünistler karşısında savaşı kazanmıştır. Türkiye böylece NATO’ya üye olmuştur. Bu yıllardan sonra Amerikan hegemonyası genişleyerek Türkiye ve Orta Doğuda hâkim güçlerden olmuştur. Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasında 1968-1974 arasında haşhaş krizi ortaya çıkmıştır. 20 Temmuz 1974 yılında Başbakan Bülent Ecevit’in emriyle Kıbrıs Barış Harekâtı başlamıştır. Kıbrıslı Türkler büyük bir mücadele sonucunda hürriyetlerine kavuşmuştur. Barış harekâtından sonra Amerika Kıbrıs müdahalesini bahane ederek Türkiye’ye 1978 yılına kadar ambargo uygulamıştır. 1978 yılında ambargo kaldırılmıştır. 12 Eylül 1980 yılında Türkiye’de askeri darbe gerçekleşmiştir. Bir sağdan bir soldan olmak üzere infazlar yapılmıştır. Darbeden sonra Türk gençliğinin politikadan uzak tutmak için farklı içerikli yayınlar ve filmler hazırlanmıştır. 1980 sonrası dünyada neoliberal fikirler zorla ya da gönüllü bir şekilde benimsetilmiştir. 1989 yılında Turgut Özal dönemi ile neoliberal yaklaşımlar Türkiye’de yaygınlık göstermeye başlamıştır. Böylece Türkiye, iletişim alt yapıları dahil her alanda dışa açılmıştır. 2 Ağustos 1990 yılında başlayan Körfez Savaşı ve 20 Mart 2003 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin, Irak işgali ile Orta Doğudaki gerilimi arttırmıştır. 2010 yılında başlayıp, halen devam eden Arap Baharı ve 7 Ekim 2023 yılında başlayan Hamas- İsrail çatışması Orta Doğuda akan kanın sona ermeyeceğini, artarak devam edeceğini bizlere göstermiştir. Söz konusu Amerika ve onun çıkarları olduğu müddetçe daha çok kan akacak gibi duruyor.