Diyarbakır'da, hayatının şokunu yaşayarak eşiyle yasak ilişki yaşadığını öğrendiği arkadaşını öldüren E.Ç.'nin davasında Bölge İstinaf Mahkemesi önemli bir karara imza attı. Yaşadığı ağır ihanet sonrası psikolojisinin altüst olduğu belirtilen E.Ç.'ye yerel mahkemenin verdiği 15 yıllık hapis cezası, İstinaf tarafından bozuldu.
Olay, E.Ç.'nin bir süredir eşi S.K.'yı görmek istemesiyle başladı. E.Ç., eşinin evinin önüne gittiğinde arkadaşı Y.B.'nin aracının uzaklaştığını fark edince peşlerine düştü. Takip sonucu aracın şehir dışında bir arazide durduğunu fark etti. E.Ç., gördüğü manzara karşısında yıkıldı: eşi ve arkadaşı, araç içinde uygunsuz bir haldeydi.
Bu ağır ihanet karşısında dehşete kapılan ve öfkesine yenik düşen E.Ç., birkaç gün sonra tekrar karşılaştığı arkadaşı Y.B.'ye 10 el ateş ederek onu öldürdü.
Ağır Ceza Mahkemesi, sanık E.Ç.'nin eşinin ihaneti nedeniyle psikolojik olarak sarsıldığı gerekçesiyle "haksız tahrik" indirimi uygulayarak cezayı 15 yıla düşürmüştü. Mahkeme, yaşanan aldatma olayının, cinayete zemin hazırlayan ağır bir neden olduğu kabul etmişti.
Bölge İstinaf Mahkemesi ise, kararı bozarak dosyayı yeniden görülmek üzere Ağır Ceza Mahkemesi'ne geri gönderdi.
İstinaf Mahkemesi, E.Ç.'nin ve eşinin fiilen ayrı yaşamadığına, dolayısıyla "haksız tahrik" şartlarının oluşmadığına hükmetti. Kararda, E.Ç.'nin müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması gerektiği ifade edildi. Bu karar, E.Ç.'nin yaşadığı ağır mağduriyete rağmen, mahkemenin olayın niteliğini farklı değerlendirdiğini gösteriyor.
Yaşadığı ihanetin ağırlığı nedeniyle cinayeti işleyen E.Ç.'nin davası, İstinaf kararı sonrası yeniden yargılanacak. E.Ç.'nin avukatları, müvekkillerinin maruz kaldığı ağır ihanetin etkilerini ve psikolojik durumunu yeniden detaylı bir şekilde mahkemeye sunmaya hazırlanıyor.
Bu trajik olay, aldatılmanın yarattığı yıkımın ve sonuçlarının hukuki süreçte nasıl ele alınacağı konusunda yeni bir tartışma başlatacak gibi görünüyor.
KAYNAK: HABER MERKEZİ